featured
  1. Haberler
  2. Orta Doğu
  3. Lavrov’dan ABD ve İsrail’e Sert Eleştiriler

Lavrov’dan ABD ve İsrail’e Sert Eleştiriler

Lavrov’dan ABD’ye Sert Eleştiriler

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, ABD’nin ateşkese yanaşmayarak Gazze’deki saldırılarını sürdüren İsrail’e silah temin etmeye devam ettiğini vurgulayarak, “Washington, silah ve mühimmat tedarik ederek, tıpkı Ukrayna’da olduğu gibi, Gazze’deki çatışmanın da doğrudan suç ortağı haline gelmiştir” ifadelerini kullandı. Lavrov, ABD’nin İsrail’in eylemlerine diplomatik destek sağlarken, aynı zamanda silah göndermesinin, “Tel Aviv’i desteklemeyi bırakırsa Gazze’de akan kan duracaktır” şeklindeki görüşünü dile getirdi. Ancak, Lavrov, ABD’nin bunu yapmak istemediğini veya yapamadığını belirtti; asıl meselenin insan hayatını kurtarmak değil, seçim kampanyaları sırasında daha fazla puan kazanmak için manevralar yapmak olduğunu ifade etti.

Lavrov, başta Lübnan olmak üzere diğer komşuların İsrail ile büyük bir çatışmanın içine çekilme riski taşıdığına dikkat çekerken, Mavi Hat üzerindeki gerilimlerin giderek arttığını dile getirdi. Ortadoğu’da süregeldiği belirtilen mevcut şiddet patlamasının büyük ölçüde ABD’nin bölgedeki bilinen politikalarının bir sonucu olduğunu vurgulayan Lavrov, “Yaklaşık 10 aydır ABD temsilcileri tarafından ‘etkinliği’ konusunda bilgilendirildiğimiz ve BM Güvenlik Konseyi platformundaki çalışmaların kısıtlanmasını talep eden diplomasinin bir sonucudur. Zaman zaman veto hakkı kullanılıyor ve acil, kalıcı ve geniş çaplı ateşkes çağrıları engelleniyor” ifadelerini kullandı.

Moskova’nın Gazze’deki gruplar üzerinde etkisi olan tüm dış aktörlerin bir araya gelmesi yönündeki önerisinin halen geçerli olduğunu kaydeden Lavrov, bu gruplar arasında oybirliği sağlanması durumunda, Filistin saflarındaki bölünmelerin üstesinden gelinmesine yardımcı olabileceklerini de vurguladı. Lavrov, konuşmasına başlamadan önce, BM Güvenlik Konseyi’ne giren ve kimliği bilinmeyen iki kadının ellerinde resimlerle “Esirleri serbest bırakın.” diye bağırdığını belirtti. Lavrov, gösteri düzenleyenlere “Derdiniz ne? Biriniz gelin, açık bir şekilde anlatın” dedi. Ancak cevap gelmeyince göstericiler güvenlik tarafından dışarıya çıkarıldı ve Lavrov, konuşmasına geçmeye başladı.

Lavrov, “Ortadoğu daha önce benzeri görülmemiş güvenlik riskleriyle karşı karşıya” uyarısında bulundu ve akan kanı durdurmak, sivillerin acısını dindirmek için dürüst bir diyaloğa ihtiyaç olduğunu vurguladı. Rusya’nın tarihsel olarak bölge ülkeleriyle iyi ilişkiler kurduğunu belirten Lavrov, ülkesinin Filistin’in BM üyeliğini desteklediğini, şu anda BM üyesi 150 ülkenin Filistin’i tanıdığını kaydetti. BM Güvenlik Konseyi’nin son 10 ayda bakanlar düzeyinde Filistin’deki durumu görüşmek için 4. kez bir araya geldiğini ve 4 BM kararı kabul edildiğini ifade eden Lavrov, “Ancak işgal altındaki Filistin topraklarında akan kan, bu kararların sadece kağıtta mürekkep olduğunu gösteriyor” değerlendirmesinde bulundu.

Lavrov, “Dostu ABD’nin desteğiyle İsrail’in kapsamlı askeri operasyonu son 10 ayda çok korkunç bir yıkıma yol açtı” diyerek, Gazze’de 10 ayda 40 bine yakın sivilin hayatını kaybettiğini, bunun da Ukrayna’nın güneydoğusunda ‘10 yıldır süren ihtilafta’ ölenlerin iki katı olduğunu ifade etti. Lavrov, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in 2009’da söylediği gibi “Gazze’deki ihtilaf, dünyada insanların kaçmasına bile izin vermeyen tek ihtilaf” olduğunu belirterek, durumun daha da kötüleştiğine işaret etti.

Gazze ve Soykırım İddiaları

Filistin’in BM Daimi Temsilcisi Riyad Mansur ise “Gazze en çok belgelenen soykırım olarak tarihe geçecek” ifadelerini kullandı. Mansur, İsrail’in aylardır kıtlık, susuzluk ve hastalığı bir silah olarak kullanarak büyük bir insani facia yarattığını dile getirdi. İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu‘nun Filistin halkı ve esirleri umursamadığını belirten Mansur, Netanyahu’nun uluslararası hukuk ve insan onurunu da önemsemediğini, yalnızca kendi siyasi kariyerini düşündüğünü aktardı.

Mansur, “Size soruyorum BM Güvenlik Konseyi, bu akıl hastasının Filistin halkına yönelik soykırımını kim durduracak? Kim onun karar vermesini engelleyecek?” sorularını yöneltti ve artık değişim zamanının geldiğini vurguladı. Lavrov, Rusya’nın Filistin-İsrail çatışmasının çözümüne yönelik müzakerelerin ‘Filistin tarafı olmadan Filistin hakkında tek bir kelime bile edilmemesi’ ilkesi doğrultusunda yürütülmesi çağrısında bulundu. Lavrov, konuşmasını, “Birileri her şeye onlar adına ve onların iradesi dışında karar vermek istese de, Filistinlilerin kendi geleceklerini dışarıdan müdahale olmaksızın belirleyebileceğine inanıyoruz. Bu aynı zamanda Filistin Devleti’nin ayrılmaz bir parçası olan Gazze’nin geleceği için de geçerlidir. Perde arkasında hangi temasların yapıldığını, Gazze’nin ve tüm Filistin Devleti’nin geleceğini önceden belirleyen hangi planların yapıldığını hepimiz biliyoruz” diyerek tamamladı.

Mavi Hat’ta Artan Gerginlik

Gazze Şeridi’ne 7 Ekim’den bu yana devam eden saldırılarla birlikte, İsrail kuzey sınırında Lübnan Hizbullah ile çatışma içindedir. İsrail ile Lübnan arasında Mavi Hat olarak adlandırılan sınır hattında son haftalarda gerginlik tırmanmaktadır. İsrail ordusu, 18 Haziran’da Lübnan’a yönelik olası bir saldırıya ilişkin “operasyonel planı” onayladığını duyurmuştu. İsrail Dışişleri Bakanı İsrael Katz, 21 Haziran’da yaptığı açıklamada, Hizbullah’ın İsrail topraklarına ve vatandaşlarına yönelik saldırılarına izin verilemeyeceğini ve gerekli kararların yakında alınacağını ifade etmiştir. Lübnan Hizbullahı da, İsrail Gazze’de bir ateşkes anlaşması imzalayana kadar saldırılarına devam edeceği pozisyonunu yinelemiştir.

Lavrov’dan ABD ve İsrail’e Sert Eleştiriler
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir