Danimarka ve Grönland Arasındaki İlişkiler
Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen’in ofisi, Grönland Başbakanı Muthe Egede’nin adanın satılık olmadığına dair yaptığı açıklamaya dikkat çekti. Eski ABD Başkanı Donald Trump, daha önce Grönland’ın ABD’ye katılmasını ‘mutlak bir gereklilik‘ olarak tanımlamıştı. Bu bağlamda, Danimarka’nın yeni Amerikan Büyükelçisi olarak işadamı ve eski İsveç Büyükelçisi Ken Howery’yi atama kararını da değerlendirdi.
Grönland Başbakanı Egede, Trump’ın bu ifadelerini yanıtlayarak, adanın satılık olmadığını ve asla satılmayacağını vurguladı. TV2 televizyonunun haberine göre, Danimarka Başbakanlık Ofisi, “Başbakanlık Ofisi, Grönland hükümet başkanının adanın satılık olmadığını ve işbirliğine açık olduğunu söylemesine atıfta bulunmaktan başka bir yorumda bulunmamaktadır” şeklinde bir açıklama yaptı. Bu açıklamada ayrıca, Danimarka hükümetinin yeni Amerikan büyükelçisini ağırlamaktan büyük bir mutluluk duyacağını belirtti.
Grönland, 1953 yılına kadar Danimarka’nın bir kolonisiydi ve günümüzde hala Krallık’a bağlı bir bölge olarak tanımlanıyor. Ancak 2009 yılında Grönland’a, özyönetim hakkı tanınarak iç politika konusunda bağımsız seçim yapma yetkisi verilmişti. 2019 yılında basında çıkan haberlerde, Trump’ın Grönland’ı satın almayı düşündüğü iddiaları büyük yankı uyandırmıştı. Trump, daha sonra gazetecilere bu konuya ‘stratejik olarak’ ilgi gösterdiğini ifade etti. Danimarka ise, Trump’ın bu önerisini bir şaka olarak değerlendirmiş ve satış fikrini oldukça saçma bulmuştu.
Eski ABD İç Güvenlik Bakanlığı yetkilisi Miles Taylor, Ağustos 2020’de MSNBC’ye verdiği bir röportajda Trump’ın Porto Riko ile Grönland’ın takas edilip edilemeyeceği konusunu da gündeme getirdiğini açıklayarak, bu durumun ne denli ilginç bir tartışma yarattığını belirtti.
