Eski Rusya Maliye Bakanı Mihail Zadornov’un Değerlendirmeleri
Eski Rusya Maliye Bakanı Mihail Zadornov, Donald Trump’ın önerdiği ekonomik politikalar hakkında Sputnik’e verdiği röportajda dikkat çekici değerlendirmelerde bulundu. Zadornov’a göre, Trump’ın gümrük vergilerini artırma planları söz konusu ve bu artışların vaat edilen oranlardan daha düşük seviyelerde kalacağı öngörülüyor. Eski bakan, bu artışların 2026 yılına kadar başlayacağı ve bu durumun küresel ticarette önemli parçalanmalara yol açacağına, ayrıca büyümenin yavaşlayacağına dikkat çekti. Bu süreçte Rusya’nın yeni ticaret ortakları arayışına gireceği ifade edildi.
Çin ile Ticaretin Azalması Bekleniyor
Zadornov, Çin mallarının üçüncü ülkeler üzerinden ABD ve Avrupa’ya ulaşmaya devam edeceğini belirtti. Trump’ın önerdiği vergi oranlarının (Avrupa’ya %20, Çin’e %60) ABD’nin ticaret açığını azaltmayı hedeflediğini ifade eden Zadornov, dolardan uzaklaşan ülkelere ek vergi uygulanması önerisinin ise pratikte uygulanmasının zorluklar içerdiğini vurguladı. Dolarizasyon sürecinin çoğunlukla ABD’nin uyguladığı yaptırımlara bir tepki olarak şirketler tarafından yönlendirildiğini sözlerine ekledi.
Trump’ın önerdiği vergi indirimlerinin önümüzdeki 10 yıl içinde ABD’nin ulusal borcuna 4.5-4.6 trilyon dolar ekleyeceğini öngören Zadornov, toplam borcun 7.5 trilyon dolara ulaşabileceğini belirtti. Bu durumun sonucunda ABD’de yüksek enflasyon ve uzun vadede yüksek faiz oranlarının ortaya çıkabileceği düşünülmektedir.
Trump’ın İlk Döneminde Uyguladığı Politikalar
Donald Trump, bir iş adamı olarak başkan seçildiğinde, ekonomik reformlar ile dikkat çekmişti. İktidara geldiği 2017 yılında yürürlüğe giren vergi reformuyla kurumlar vergisi oranı %35’ten %21’e indirilmiş ve bireysel gelir vergisinde de düşüş sağlanmıştır. Trump yönetimi, özellikle enerji, finans ve sağlık sektörlerinde işletmelere yönelik düzenlemeleri azaltarak ekonomideki iş dünyasını canlandırmayı amaçlamıştır.
Ticaret politikası açısından ise, Çin, Avrupa Birliği, Meksika ve Kanada gibi ülkelerden ithal edilen ürünlere yüksek tarifeler getirilmiş; bu durum, Çin ile yaşanan ticaret savaşına yol açmıştır. Enerji politikası olarak da kömür ve fosil yakıt kullanımını teşvik eden yaklaşımlar benimsenmiş ve ABD’nin enerji bağımsızlığına ulaşma hedefi izlenmiştir.
