Lübnan’da İsrail Hava Saldırıları Bilançosu
Lübnan, İsrail’in gerçekleştirdiği hava saldırılarının ardından acı bir bilanço açıkladı. Ülke genelinde en az 492 kişi yaşamını yitirirken, binlerce sivil, güvenli alanlara ulaşmak için Lübnan’ın güneyinden kaçış yapıyor.
Gazeteci Ali Çağatay’ın Değerlendirmesi
Radyo Sputnik’te yayınlanan Seyir Hali programında, gazeteci Ali Çağatay, İsrail’in Lübnan’a yönelik saldırılarını değerlendirdi. Çağatay, “İsrail Hükümet Sözcüsü, ülkenin kuzey sınırlarının Litani Nehri bölgesinden başladığını ve Lübnan’ın yaklaşık üçte birinin kendisine ait olduğunu belirtti,” ifadelerini kullandı.
Toprak İddiaları ve Stratejik Hesaplar
İsrail, Lübnan’dan alacağı toprakları geri vermeyecek. Çağatay, olası bir sınır genişletme operasyonuna da dikkat çekerek, “Bu tür bir hamle, de facto bir durum yaratabilir ve zamanla ‘Ben buradan çekilmiyorum, güvenlik sebebiyle’ diyebilir,” dedi. Daha önce, Golan Tepeleri’ni işgal ettiğini, Mısır’dan Sina Yarımadası’nı aldığını ve Ürdün’ün toprakları üzerinde hâlâ oturduğunu hatırlattı. Sina Yarımadası’ndan çekilmesinin ardında Mısır ile yapılan büyük bir anlaşmanın yattığını belirten Çağatay, “Ancak Golan Tepeleri ve Ürdün’den elde edilen topraklar geri verilmedi. Bu sefer de Lübnan’dan kazanılan toprakları geri vermeyi düşünmüyorlar,” şeklinde konuştu.
Amerika’nın Rolü
Amerika izin verdiği için İsrail bunları yapabiliyor. Çağatay, “İsrail büyük bir genişleme haritasına bugün itibarıyla imza atmış durumda” diyerek, “Amerika da bölgeye asker göndermeye hazırlanıyor. Cumartesi günü Amerikan Dışişleri Bakanlığı, vatandaşlarına Lübnan’ı terk etme çağrısında bulundu. Dünyanın bir jandarması var, o da Amerika Birleşik Devletleri. Eğer Amerika bu tür eylemlere izin vermemiş olsaydı, bu olaylar yaşanmazdı,” ifadelerini kullandı.