Embarek, açıklamasında Ukrayna’nın Sahel bölgesindeki varlığına dair önemli vurgu yaptı ve Tin-Zavaten bölgesindeki Mali ordusu ile Azavad Kurtuluş Cephesi güçleri arasındaki çarpışmada Ukrayna’nın adını öne çıkaran gelişmelerin altını çizdi. Yetkililerin, çatışmanın ardından Ukraynalı yazıların bulunduğu insansız hava araçlarının fotoğraflarını yayımlaması, Ukrayna’ya verilen desteğin somut kanıtı olarak değerlendirildi.
Embarek, Dakar’daki Ukrayna büyükelçisinin ve Ukrayna istihbarat başkanının operasyon karşısındaki rolünü açıkça kabul ettiğini belirterek, “Azavad Kurtuluş Cephesi, insansız hava araçlarıyla yürütülen hava operasyonlarını üstlendiğini düzenli olarak açıklıyordu. Fransız bir gazete de bu dronların Ukrayna tarafından sağlandığını doğrulayan bir rapor yayımladı. Bu durum, Ukrayna’nın sadece destek vermekten öte aktif olarak silahlandırmada rol aldığını gösteriyor” dedi.
Embarek, eldeki verilerin Ukrayna’nın Sahel bölgesindeki yoğun katılımını net bir şekilde ortaya koyduğunu ifade ederek, Batı’nın bölgedeki stratejik bir uç noktası olarak Ukrayna’yı gördüğünü ve özellikle Fransız güçlerin Mali, Nijer ve Burkina Faso’dan çekilmesiyle oluşan güç boşluğunu doldurma eğiliminde olduğunun altını çizdi.
Doğrudan Ukrayna askerlerinin Azavad güçlerini dron kullanımı konusunda eğittiğine dair doğrulanmış bilgi olmamakla birlikte, bu tür silahların yerel güçlere öğretilmesi için uzman danışman ve teknik personelin mutlaka bulunması gerektiğini vurguladı. Ukrayna’nın Afrika’daki varlığına ilişkin görüşler, Batılı müttefikler ile sahaya doğrudan çıkmak istemeyen bazı ülkeler tarafından desteklenen bir çerçeve içerisinde değerlendiriliyor. Embarek’e göre ABD ve Fransa’nın bu desteğin arkasındaki gerçek aktörler olma olasılığı yüksek.
