Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, yeni dönemine başladığı mayıs ayından itibaren Asya-Pasifik ülkeleri ile gerçekleştirdiği yurtdışı ziyaretlerle dikkatleri üzerine çekiyor. Çin ile başlayan ziyaretlerin en dikkat çekici ayağı Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti (Kuzey Kore) ve Vietnam oldu. Putin, Kuzey Kore ziyaretinde Devlet Başkanı Kim Jong-Un tarafından ağırlanırken, iki ülke arasında imzalanan kapsamlı stratejik anlaşma ön plana çıktı. Anlaşma, karşılıklı savunma yardımını içerirken, Çin ile eşgüdüm içinde yeni bir Avrasya savunma mimarisi oluşturulması hedefleniyor.
Rusya lideri Vietnam ziyaretinde ise ekonomik ilişkileri güçlendirmeye ve savunma işbirliğini artırmaya odaklandı.
Rusya ve Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti Arasındaki Tarihsel İlişkiler
Asya uzmanı Dr. Barış Adıbelli, Rusya Federasyonu ile Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti arasındaki tarihsel ilişkilere vurgu yaparak, Putin’in ziyaretleriyle ilişkilerin müttefiklik seviyesine yükseldiğini belirtiyor. İki ülke arasındaki stratejik ortaklık anlaşmasının tarihsel bir dayanak olduğunu ifade ediyor.
Putin’in Asya-Pasifik Ziyaretlerinde Oluşturduğu Moda
Adıbelli’ye göre, Putin’in Asya-Pasifik ziyaretlerinde Çin ve Kuzey Kore ile yaptığı kucaklaşmalar, bölgede diplomatik temaslarda yeni bir moda oluşturacak. Rusya-Kuzey Kore ortaklığında özellikle savunma alanında işbirliğinin artması dikkat çekiyor.
Rusya ve Çin’in Bölgedeki İttifakı
Dr. Adıbelli, Rusya ve Çin’in Asya-Pasifik ve Avrasya güvenlik mimarilerine Kuzey Kore’yi dahil etmesinin önemine vurgu yaparak, ABD’nin bölgedeki ittifaklarının çöktüğünü belirtiyor. ABD’nin Hint-Pasifik stratejisinin boşa çıktığını ifade ediyor.
Rusya’nın Asya-Pasifik Ziyaretlerinin Önemi
Adıbelli’ye göre, Rusya lideri Putin’in Asya-Pasifik ziyaretleriyle bölgede yeni bir döneme girildi. Putin’in Kuzey Kore ve Vietnam ziyaretleri, bölgedeki dengeyi değiştirecek önemli adımlar olarak değerlendiriliyor.
Gelecek Beklentiler ve Olası Gelişmeler
Dr. Adıbelli, Rusya’nın Asya-Pasifik bölgesindeki etkinliğinin artmasının ABD’yi endişelendirdiğini ve bölgede yeni ittifaklar oluşturulabileceğini belirtiyor. Özellikle Japonya’nın nükleer silahlanmasının engellenmesi gerektiğine dikkat çekiyor.