Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinin ülkesi ve Avrupa Birliği (AB) için kritik bir öneme sahip olduğunu vurguladı. 15 Mart Macar Özgürlük Bayramı’nda yaptığı konuşmada, seçimlerin Macaristan’ın özgürlüğü ve Brüksel arasında bir tercih olduğunu belirterek, “Macaristan’ın özgürlüğünü ve egemenliğini korumak istiyorsak, Brüksel’i ele geçirmekten başka seçeneğimiz yok” ifadesini kullandı. Orban, Macaristan’ın barış yanlısı bir tutum sergilediğini, ancak Brüksel’in savaş yanlısı politikalar izlediğini ve AB içindeki hukukun üstünlüğü gibi prensiplerle sorunlara yol açtığını iddia etti.
Brüksel’e Karşı Macaristan’ın Mücadelesi
Orban, konuşmasında Brüksel’in Macaristan üzerindeki mali şantajlarına ve politik baskılarına dikkat çekti. Macaristan’ın köklü bir devlet olduğunu ve AB’deki değişimi kendilerinin başlatacağını belirten Orban, bu değişim sürecinde Macaristan’ın egemenliğini ve özgürlüğünü korumanın önemini vurguladı. Orban, aynı zamanda Slovakya, Çekya, İtalya, Hollanda ve Amerika Birleşik Devletleri’ndeki benzer uyanış ve isyan hareketlerine de işaret ederek, bu yılın dünya genelinde bir dönüm noktası olacağını söyledi.
Avrupa ve Dünya Genelinde Değişim Beklentisi
Macar Başbakan, konuşmasında sadece Macaristan’ın değil, diğer Avrupa ülkelerinin ve Amerika’nın da benzer bir uyanış içinde olduğunu belirtti. Orban’ın sözlerine göre, bu hareketler yıl sonuna kadar dünya çapında bir çoğunluğa dönüşecek ve mevcut politik düzeni sorgulayacak. Bu durum, Avrupa’daki mevcut siyasi dengeler üzerinde önemli etkiler yaratabilir ve AB içindeki politikaların yeniden şekillendirilmesine yol açabilir.
Orban’ın bu açıklamaları, Macaristan’ın AB politikaları ve Brüksel ile olan ilişkileri konusundaki tutumunu net bir şekilde ortaya koyuyor. Ayrıca, Avrupa Parlamentosu seçimlerinin, Macaristan’ın ve benzer düşünen diğer ülkelerin AB içindeki politikaları etkileme potansiyeline sahip bir fırsat olarak görüldüğünü gösteriyor.
