featured
  1. Haberler
  2. Orta Doğu
  3. Suriye’de HTŞ’nin İktidarı Ele Geçirmesi ve Bölgesel Etkileri

Suriye’de HTŞ’nin İktidarı Ele Geçirmesi ve Bölgesel Etkileri

Suriye’de HTŞ’nin İktidarı Ele Geçirmesi

8 Aralık tarihinde, Suriye’de Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ) örgütünün liderliğindeki silahlı gruplar, başkent Şam’a girerek yönetimi ele geçirdiklerini duyurdular. Bu gelişme sonrasında devrik lider Beşar Esad’ın ailesiyle birlikte Rusya’nın başkenti Moskova’ya sığındığı bildirildi. Esad’ın devrilmesinin hemen ardından, Suriye’nin eski Başbakanı, HTŞ ile geçici hükümet kurulması için görüşmelere başladı ve HTŞ lideri Muhammed el-Cevlani tarafından atanan geçici hükümetin çalışmaları da başladı.

Geçici hükümetin ilan edilmesinin ardından, başta İngiltere olmak üzere Batılı ülkeler, özel temsilcilerini Şam’a göndererek Cevlani ile görüşmek için adeta sıraya girdi. Suriye’nin yeni döneminde nasıl bir hükümetin kurulacağı ve ülkenin kuzeydoğusunda varlığını sürdüren YPG’nin geleceği ise henüz belirsizliğini koruyor. Ancak Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu (SMO), Türkiye’nin PKK’nın Suriye uzantısı olarak tanımladığı YPG’ye karşı iki askeri operasyon gerçekleştirdi ve Tel Rıfat ile Münbiç bölgelerini ele geçirdi. Münbiç’te birçok YPG militanının teslim olduğu veya etkisiz hale getirildiği gözlemlendi.

ABD’nin arabuluculuğuyla, çatışmaların Fırat’ın doğusuna sıçramaması için ateşkes ilan edildi ve basında yer alan iddialara göre bu ateşkes pazar gününe kadar uzatıldı. YPG, SMO ve Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından operasyona uğramamak adına Amerikalı senatörlere sayfalar dolusu bir mektup göndererek yardım talep etti.

Diğer yandan, ABD’den üst düzey bir heyet Şam’a giderek HTŞ ile ilk resmi yüz yüze temaslarını gerçekleştirdi. Amerikan basınına göre, ABD heyeti, HTŞ’ye terör örgütü listesinden çıkarılması için gerekenleri iletecek.

Öte yandan, İsrail, Suriye’de oluşan “istikrarsızlığı” gerekçe göstererek Golan Tepeleri’ne asker gönderdi ve hava harekatlarına başladı. İsrail Hava Kuvvetleri, yüzlerce hedefi yüksek patlayıcı gücüne sahip hassas güdümlü bombalarla vurduğunu açıkladı. İsrail ordusunun paylaştığı videolar, Suriye devletine ait hava savunma sistemlerinin, askeri gemilerin, donanma tersanelerinin, uçak pistlerinin, savaş uçaklarının ve askeri helikopterlerin imha edildiğini gösterdi.

Emekli Amiral Türker Ertürk ile Değerlendirme

Suriye’deki gelişmeleri, ABD’nin Şam ziyaretini, HTŞ’nin hükümet kurma çabalarını ve Türkiye’nin Suriye’deki konumunu Emekli Amiral Türker Ertürk ile konuştuk. Ertürk, Suriye’deki rejim değişikliğinin arkasında ABD’nin olduğunu belirtiyor:

“Suriye’deki rejim değişikliğinin arkasında ABD var”

Emekli Amiral Türker Ertürk, Ahmet Davutoğlu’nun yazdığı “Stratejik Derinlik” kitabının, Suriye’de yaşananların arkasında ABD’nin ve bu ülkenin çıkarları doğrultusunda hareket eden politikaların birinci ağızdan ortaya konulması olduğunu ifade etti:

  • “Ben Suriye’deki resmi, Sayın Erdoğan’ın gördüğü gibi görmüyorum. Esasında bölgede kazanan bir aktör varsa o da İsrail ve ABD. Büyük Ortadoğu Projesi’nin Suriye bacağı çökmek üzere. Uzun vadede kaybedeceklerin başında ülkemiz geliyor.”
  • “Davutoğlu, Suriye işini başımıza açan en önemli aktörlerden biriydi. Gözden düştü, çünkü Rusya devreye girmişti. Ancak şimdi 13 yıllık vekalet savaşında Suriye yönetimi çökerse, Esad gidince, Davutoğlu tekrar ortaya çıktı.”
  • “Davutoğlu’nun ‘Stratejik Derinlik’ kitabında, ‘Türkiye, küresel yeni düzene katkıda bulunacak’ ifadeleri var. Bu, ABD’ye taşeronluk yaparak hedeflerimize ulaşabileceğimiz anlamına geliyor.”

“Böyle bir yapıda laiklik bir güvenlik konsepti haline gelir”

Türker Ertürk, Türkiye Cumhuriyeti’nin Suriye’de uzun vadeli bir stratejisi bulunmadığını öne sürerken, YPG konusunda Türkiye’nin askeri harekatına ABD ve İsrail’in onay vermeyeceğini belirtti:

  • “İktidar ne yaptığını bilmiyor. Suriye’nin kuzeydoğusundaki YPG’ye müsaade edilmeyeceğini söylüyor. Ancak bu yapı 2011’den önce yoktu.”
  • “Baas’ın çökmesi ile Suriye’de üniter yapı ve toprak bütünlüğü mümkün değil. Irak referansı yapıldığı gibi, Suriye’de de etnik, mezhepsel çeşitlilik çok fazla.”

Türker Ertürk ayrıca, Suriye’deki mevcut durumun radikal bir anlayışla sürdürülemeyeceğini, kapsayıcı ve laik bir yönetim kurulması gerektiğini vurguladı:

“Merkezi otoriteyi güçlü kılabilmek için daha hoşgörülü, seküler, demokrat olmaları lazım”

  • “HTŞ lideri Cevlani’nin açıklamalarının bir değeri yok. El Kaide lideri Osama bin Ladin’i kim çıkardı? ABD. Pratikte HTŞ’nin YPG’ye karşı hamle yapma şansı yok.”
  • “Suriye’de laiklik güvenlik konsepti haline geldi. Mümkün değil selefilerin otorite kurması.”

“Türkiye Rus üslerinin kalmasını istemeli”

Emekli Amiral Türker Ertürk, Suriye’deki Rus üslerinin kapanmasının Türkiye aleyhine olacağına dikkat çekti:

  • “Eğer iktidar Rusları kaybederse, bu bizim aleyhimize olur. Büyük güçlere karşı dengeleyici güçlerin bölgede olması Türkiye’nin lehine.”
Suriye’de HTŞ’nin İktidarı Ele Geçirmesi ve Bölgesel Etkileri
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir