Türkiye Dışişleri Bakanlığı, Kudüs’te gerçekleştirilen ve Kudüs Başkonsolosluğu görevlisinin de bulunduğu diplomatik heyete yönelik saldırıyı şiddetle kınadı. Bu saldırı, bölgedeki istikrarsızlık ve uluslararası hukukun hiçe sayılması açısından ciddi bir endişe kaynağı olmaya devam ediyor.
Bakanlıktan yapılan açıklamada, “İsrail askerlerinin, Cenin kentinde Türkiye’nin Kudüs Başkonsolosluğu’ndan bir diplomatın da aralarında bulunduğu diplomatik heyete ateş açması kabul edilemez ve uluslararası hukuka aykırıdır.” ifadelerine yer verildi. Ayrıca, bu tür saldırıların yalnızca bireysel güvenlik sorununu değil, aynı zamanda devletler arası ilişkilerde temel bir unsur olan güven ortamını da ciddi şekilde tehlikeye attığı vurgulandı.
Türkiye, olayın sorumlularının en kısa zamanda tespit edilerek adalet önüne çıkarılmasını ve gereken tüm hukuki işlemlerin başlatılmasını talep etti. Bakanlık, saldırının ardından yaptığı açıklamada, “Bu saldırı, uluslararası toplumun ortak sorumluluğudur ve kabul edilemez bir ihlal olarak görülmelidir.”
Uluslararası Toplumu Davet ve Çağrı
Bakanlık, uluslararası toplumun bu saldırıya karşı güçlü ve kararlı bir duruş sergilemesi gerektiğini belirtti. “İsrail’in cezasızlık politikası sona ermeli ve sorumlular adalet önüne çıkarılmalıdır.” diyerek, uluslararası aktörlere önemli bir çağrıda bulundu.
Bu kapsamda, “Uluslararası toplum, bölgedeki barış ve güven ortamını korumak adına sorumluluklarını yerine getirmeli ve bu tür saldırıların tekrar yaşanmaması için gerekli adımları atmalıdır.” ifadeleri kullanıldı.
Son olarak, açıklamada şunlar kaydedildi: “Diplomatların güvenliği ve uluslararası hukuka uygun hareketler temel önceliğimizdir. Bu saldırı, bölgedeki barış ve istikrarı tehdit eden ciddi bir olaydır ve gereken tüm hukuki ve diplomatik adımlar atılacaktır.”
