Eski ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken, CNBC’ye verdiği bir röportajda ABD Başkanı Donald Trump’ın ithalat kontrollerini sıkılaştırma politikasının ülkeyi yalnızlığa sürüklediğini ifade etti. Blinken, bu uygulamaların sonuçlarının ABD’nin uluslararası ilişkileri üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekti.
Blinken, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Daha birkaç ay önce Avrupa ve Doğu Asya’daki ortaklarımızla birlikte oluşturduğumuz ortak yaklaşım sayesinde, küresel gayrisafi yurtiçi hasılanın yüzde 20’sini temsil eden Çin ile, bu oranın yüzde 50-60’ını oluşturan bir işbirliği içindeydik. Ancak, Çin için böyle bir durumu görmezden gelmek çok daha zor. Bu nedenle, işleri çözmek için en etkili yol işbirliği yapmaktır. Benim en büyük korkum, ‘Önce Amerika’ anlayışının yerine ‘Yalnız Amerika’ dönemine geçiyor olmamız” şeklinde konuştu.
Beyaz Saray’ın Adımları ve Güvenilirlik Endişesi
Blinken, Beyaz Saray’ın son dönemlerde attığı adımların ABD’nin diğer ülkeler nezdindeki güvenilirliğini sorgulatabileceğini belirterek, “Bu cini şişeye geri koymak zor olacak” ifadesini kullandı. Bu açıklamalar, ABD’nin uluslararası arenada nasıl bir konumda olduğu ve diğer ülkelerle olan ilişkilerinin geleceği hakkında önemli bir tartışma başlattı.
Trump, 2 Nisan’da diğer ülkelerden yapılan ithalata karşılıklı vergi getiren bir kararname imzalamıştı. Bu kararname, temel oranın yüzde 10 olarak belirlendiği ve 57 ülke için 9 Nisan’dan itibaren yürürlüğe gireceği belirtilmişti. Açıklanan kararın amacı, devletlerin belirli bir ülke ile olan ticaret açığını dengelemek olarak ifade edilmişti.
- Ancak, Trump 9 Nisan’da yaptığı açıklamada, 75’ten fazla ülkenin ABD’ye karşı önlem almadığını ve müzakere talep ettiğini duyurdu.
- Bunun sonucunda, Çin hariç tüm ülkeler için 90 gün boyunca temel ithalat vergilerinin yüzde 10 olacağı, Çin için ise Pekin’in misilleme adımları nedeniyle yüzde 145 olarak uygulanacağı bildirildi.