ABD Dışişleri Bakanlığı’nın Uyarısı ve İran’dan Ani Ayrılma Çağrısı
ABD Dışişleri Bakanlığı, 18 Haziran itibarıyla İran’daki tüm Amerikan vatandaşlarına yönelik önemli bir uyarıda bulunarak, ülkedeki mevcut güvenlik durumu nedeniyle derhal İran’ı terk etmeleri çağrısında bulundu. Resmi açıklamada, İran’daki diplomatik kanalların halen açık olduğu ancak mevcut ortamın her an çatışma ve şiddetin tırmanabileceğine işaret edilerek, vatandaşların acil tedbir almaları gerektiği ifade edildi. İran’da kaç Amerikan vatandaşı bulunduğu konusunda net sayılar paylaşılmasa da, bölgedeki Amerikan vatandaşlarının sayısının önemli derecede olduğu tahmin ediliyor.
Resmi Müdahale Tartışmaları ve Güncel Gelişmeler
Dünden bu yana, ABD’nin İran’a doğrudan müdahale edip etmeyeceği konusu uluslararası kamuoyunda yoğun şekilde tartışılıyor. ABD Başkanı Donald Trump, kısa bir süre önce İran’a yönelik olası saldırı planlarını onayladığını açıklamıştı. Bu gelişmeler, yeni bir uluslararası çatışma veya savaş ortamının mı başlayacağı konusunda spekülasyonları beraberinde getirdi. ABD Dışişleri Bakanlığı, İsrail’in İran’a karşı gerçekleştirdiği geniş çaplı saldırı sonrası tüm vatandaşlarına seyahat uyarısı yaptı ve ülkeden tahliye çağrısında bulundu. Ayrıca, ülkede bulunmakta olan ABD’lilere, güvenli bölgelerde kalmaları ve mümkünse ülkeden ayrılmaları gerektiği hatırlatıldı.
Washington yönetimi, özellikle İsrail’de bulunan ABD vatandaşlarının güvenliğini sağlamak amacıyla tahliye çalışmalarını hızlandırdı. ABD’nin İsrail Büyükelçisi Mike Huckabee, İran’ın füze saldırıları nedeniyle ülkeyi terk etmek isteyen vatandaşlar için çeşitli tahliye alternatifleri geliştirilmekte olduğunu duyurdu. Büyükelçilik, özellikle tahliye uçuşları ve yolcu gemisi seferleri organize ederek vatandaşların güvenli bir şekilde ülkelerine dönmesini sağlamaya çalışıyor.
İran ve İsrail Arasındaki Gerilimli Süreç
13 Haziran 2025 tarihinde İsrail, İran’a karşı geniş çaplı bir askeri harekat başlattı. Bu saldırılar kapsamında, İran’ın nükleer ve askeri tesisleri hedef alındı; üst düzey yetkililer ve kritik altyapılar ciddi şekilde zarar gördü. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, operasyonun adını “Yükselen Aslan” olarak belirlediklerini ve “İran’ın nükleer zenginleştirme programının kalbine, Natanz’daki ana zenginleştirme tesisi başta olmak üzere, saldırılar düzenlediklerini” açıkladı. Bu operasyon, bölgedeki tansiyonu yükseltmiş durumda.
Çatışma Sonuçları ve Kayıplar
Saldırılar sonucunda İran’ın üst düzey askeri liderleri arasında General Muhammed Bakıri ve Devrim Muhafızları Ordusu Komutanı Hüseyin Selami hayatını kaybetti. İran’ın resmi haber ajansı Tesnim, İsrail’in sabaha karşı düzenlediği saldırılarda, İran’ın çeşitli kentlerine yönelik saldırılar sonucunda önemli nükleer bilim insanları ve askeri personelinin yaşamını yitirdiğini duyurdu. Bu saldırılarda, Abdulhamid Menuçehr, Ahmed Rıza Zülfikari, Emir Hüseyin Fıkhi, Motlabizade, Muhammed Mehdi Tehrançi ve Feridun Abbasi gibi isimler hayatını kaybetti. Resmi verilere göre, İran’da toplam 224 kişi yaşamını yitirirken, 1277 kişi de yaralandı. İran ordusunun misillemeleri ise, 16 can kaybına ve 400’den fazla yaralanmaya yol açtı.
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı ve Çevresel Tehditler
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Başkanı Grossi, BM Genel Kurulu’nda yaptığı açıklamada, İran’ın yüksek saflıkta uranyum üretimini sağlayan ana tesisin tamamen imha edilmesine dikkat çekti. Ayrıca, Natanz Nükleer Tesisi’nde radyolojik ve kimyasal kirlilik bulunduğunu belirtti. İran devlet medyası IRIB’e göre, İsrail, Arak kentinde bulunan ağır su reaktörüne yönelik de füze saldırısı düzenledi. Bu saldırı, Tahran’a yaklaşık 250 kilometre uzaklıktaki bölgedeki kritik nükleer altyapıya yönelmiş durumda ve sabah saat 6.00 civarında iki adet füze fırlatıldı.